Spor yazarları, Fenerbahçe’nin AEK Larnaca’yı 2-1 yenerek 4. maçlar sonunda UEFA Avrupa Ligi gruplarından çıkmayı garantilemesini değerlendirdi.
“HER MAÇI KAZANMAK İSTİYOR”
HİLMİ TÜRKAY: “Jorge Jesus için her maç o kadar önemli ki Portekizli hoca tamamen kazanmaya odaklı bir takım yarattı. İlk 11’de sahaya çıkan ve yedek bekleyen her oyuncu, bu durumun gayet farkında. Larnaca, İstanbul’daki karşılaşmada çetin ceviz olduğunu ispat etmişti. Enerjik bir ekip, sert oyunu benimsiyor. F.Bahçe’nin rakibiyle oynadığı iki maç da zor geçti. Sarı-Lacivertliler buna rağmen iki mücadelede de sahadan istediğini aldı. Elbette dünkü karşılaşma Arda Güler’in 11’de çıkmasıyla herkesi bir başka heyecanlandırdı. Genç yetenek oyunda kaldığı 69 dakika boyunca hücumda etkili işler yaptı, pasları, çalımları görülmeye değerdi. Umarım Jesus, Arda Güler’e daha fazla forma şansı verecektir.”
“TEŞEKKÜRLER JESUS”
UĞUR MELEKE: “Fenerbahçe cephesindeyse hava tam olması gerektiği gibiydi. Jesus sadece iyi bir teknik direktör değil, aynı zamanda bir lider. Basın toplantısında kulüp puanına vurgu yaptı, 100’lü basamaklardan 70’lere doğru tırmandıklarının altını çizdi. Ülke puanı sizin kupalara kaç takımla ve hangi turdan katılacağınızı belirlerken, kulüp puanı da takımların yer alacağı torbayı tayin eder. Yani Avrupa’da kazanacağınız puanlar sadece ülkenizi değil, kulübünüzü de ilgilendirir. Üstelik Jesus’un işaret ettiği puanlar Fenerbahçe’ye bu sene değil, gelecek yıllarda yarayacak. Bu sezon takımın başına geçmiş, bir yıllık kontrat yapmış yabancı bir teknik adamın bu detayları Türkiye’ye hatırlatması alışılmışın çok dışında. Teşekkürler Jesus, bu ülke futboluna uluslararası arenada ne için yarışıldığını hatırlattığın için…” (HÜRRİYET)
“ZOR OLDU AMA TEMİZ OLDU”
ERCAN GÜVEN: “Güney Kıbrıs’taki mücadele zor oldu ama temiz oldu… AEK Larnaca’yı “iki gollü fiks menüye” bağlayan Fenerbahçe, penaltıdan bir gol yese de deplasmanda kazandı ve gruptan çıkmayı garantileyip grup liderliğinin başat ve en kuvvetli adayı oldu. Rotasyonu hastalık ve sakatlıklarla yıpranan Jesus’un Kıbrıs sürprizi Arda’yı ilk on birde başlatmasıydı ki, henüz 50 saniyedeki şutunu Piric’in zorlukla çeldiği genç futbolcu, aralıklarla da olsa oyun aklı ile üstün tekniğini ortaya koyarak verdiği anahtar paslarla Larnaca’nın savunmayı sağlam tutup öne daha az çıkmasını sağladı. Savunmasını bile geliştirmişti “uçan delikanlı Arda”!..” (MİLLİYET)
“ARDA ‘BEN BAŞKAYIM’ DEDİ”
GÜRCAN BİLGİÇ: “Gözlerimiz Arda’nın üstündeydi. Doğru bir maç seçti onun için Jesus. Duran top fırsatı vermemek için faul yapmaktan kaçınan rakip karşısında, genç oyuncu tüm yetenekleriyle oynayabildi. Çok kez pas opsiyonu oldu ama Lincoln’un tercihi olamadı. “Ben başkayım” dedi topa her değdiğinde. Taraftar baskısını da sertçe yaşadığı, kariyerindeki tecrübe adımlarının önemlisini attığı bir maç oynadı. Sahadaki oyuncu karakterleri “ofansif” olmasına rağmen, hemen hepsini orta sahanın bir parçası olması önemli bir karardı. Sahadaki takım bize gösterdi ki, “Her skoru oynarız, sahada da fikrimizi kabul ettiririz.” Kuzey Kıbrıs’tan gelip tribünlerde dimdik duranlara da “selam” olsun. Yıllar sonra “Dağ başını duman almış” şarkısını dinledim tribünlerden. Ne güzeldi…” (SABAH)
“KAZANAN JESUS HAKLI”
ÖMER ÜRÜNDÜL: “Jesus, sürekli kadroyla oynama ısrarından kesinlikle vazgeçmiyor. Dün de ilk 11’de öyle yaptı. Takımın temel direkleri olan ön liberoda Crespo’yu kulübede tuttu, yerine Lincoln’ü koydu. Yani Crespo-İsmail ikilisini bozmuş oldu. Bu sefer üçlü defans uygulattı. Bugüne kadar bazı maçlarda sadece kısa süreler görev verdiği genç Arda’yı bu maçta ilk 11 başlattı. Tabii ki, kazanan hep haklı ama sürekli taşlarla oynamak her an başa bir iş açabilir. Birçok maç S.O.S verdi. Ancak bana göre Jesus, bu anlayışından kesinlikle vazgeçmeyecek. Dünkü üç puanla grupta ilk iki belli oldu. Birincilik de Fenerbahçe ile Rennes arasında İstanbul’da oynanacak maça kaldı.” (SABAH)
“ARDA GÜLER BİR BAŞKA”
İLKER YAĞCIOĞLU: “LARNACA deplasmanından Fenerbahçe 3 puanla dönerek grubunda ilk ikiyi garantiledi. Genel olarak oyun da tatmin ediciydi. Ama itiraf etmeliyim ki Arda’yı ilk 11’de görünce takımı bir tarafa bırakıp onu izledim. İlk 45 dakika bittiğinde maçın istatistiklerine göz gezdirdim. Ve Arda’nın sahanın en başarılı oyuncusu olduğunu gördüm. Sahanın Serdar’dan sonra, ki stoper olduğu için normaldir, en çok topla buluşan oyuncusu Arda’ydı. Ve yüzde 95 pas isabetiyle oynadı. 16 ikili mücadeleye girip yarısını kazanmış. Fenerbahçe’nin en çok ikili mücadeleye giren oyuncusu olmuş. Rakipten de 3 top kapmış. Yani işin savunma tarafında da Jesus’un istediklerini yavaş yavaş yerine getiren bir Arda izledik. Bu durum bence gecenin en sevindirici tarafı.” (TAKVİM)